ESC ile ekranı kapatabilirsiniz.

KöktürkçeKöktürkçe Türkçe'nin Özü

Türk Kültüründe Aile

1.1. Tanımı

Türk Kültüründe Aile, Ailenin birçok tanımı yapılmaktadır. Bu kavramın ortaya çıkmasında gerek tarihsel gerekse sosyal açıdan etkiler dikkat çekmektedir. İlk insanlardan günümüze gelen bir yere ait hissetme arzusu aile kavramının ortaya çıkmasını zorunlu bir hâle getirmiştir. Toplumu ayakta tutan ve değerli kılan toplumun en küçük birimi olan ailedir. Aile geliştikçe toplum gelişir, eğitim aileden başlar ve topluma yansır. Aile içi başarı toplum başarısı ile doğru orantılıdır. İkisi ayrı bir kavram olarak ele alınamaz. Toplum ile aile birbirini doğrudan etkileyen kavramlardır. Aile kavramı hakkında birçok farklı tanımlama mevcuttur. Nesnel tanımların yanında aile tanımı, öznel yorumlara da açık bir kavramdır. İlk olarak ailenin nesnel tanımları üzerinde durmak faydalı olacaktır. Konunun pekişmesi açısından aile kavramının bilimsel tanımları şu şekildedir;

‘’Türk Dil Kurumu’na göre aile, evlilik ve kan bağına dayanan karı, koca, çocuklar ve varsa diğer akrabalar tarafından oluşturulan en küçük birlik, aynı amaç üzerinde anlaşan ve beraber çalışan kimselerin tümü ve aynı soydan gelen ve aralarında akrabalık bağı bulunan bireyler olarak tanımlanmaktadır.’’ (Soyer, 2019: s. 15). ‘’İçinde insan türünün belli bir biçimde üretildiği topluma hazırlanma sürecinin belli bir ölçüde ilk ve etkili biçimde cereyan ettiği, cinsel ilişkilerin belli biçimde düzenlendiği, eşler ve ana- baba- çocuklar (ailenin biçimine göre başka yakınlar) arasında belli bir ölçüde içten, sıcak ve güven verici ilişkilerin kurulduğu, yine içinde bulunulan toplumsal düzene göre ekonomik etkinliklerin az ya da çok bir ölçüde yer aldığı bir toplumsal kurumdur.’’ (Soyer, 2019: s. 15). ‘’Biyolojik ilişkiler sonucu insan türünün sürekliliğini sağlayan, toplumlaşma sürecinin ilk ortaya çıktığı, karşılıklı ilişkilerin belirli kurallara bağlandığı, o güne dek toplumda oluşturulmuş maddi ve manevi zenginlikleri kuşaktan kuşağa aktaran biyolojik, psikolojik, ekonomik, toplumsal, hukuksal yönleri bulunan toplumsal bir birimdir.’’ (Başar, 2009: s.1).

Bu tanımların ışığında aile tanımı üzerinde farklı görüş ve bakış açılarının varlığı söz konusudur. Yukarıda verilen tanımların farklı yönleri bulunsa da ortak bileşeni toplum için kilit bir öneme sahip olmasıdır. Bütün bunlar göz önüne alındığında aile kavramı üzerine şöyle bir tanımlama yapılabilir; hayatın zorluklarına karşı sığındığımız bir liman, sağanak yağış altında, korunmak için açtığımız şemsiye, Güneş ışığından korunabilmek için soluklandığımız bir ağacın gölgesi, suyun altından çıktığımızdaki ilk nefes alış olarak betimlemem mümkündür. Yukarıdaki nesnel bilgilerin ardından, böyle bir öznel çıkarım yapılabilir. Ancak her ne tanım yapılırsa yapılsın yukarıda da belirttiğimiz gibi aile kavramı, tanımlanması güç bir kavramdır. Bu kavramın ortak bir bakış açısıyla tanımlanabilmesi mümkün değildir. Ailenin tanımı kişiden kişiye farklılık gösterebilir, bu çok olağan bir durumdur. Bazıları için birçok anlam ifade ederken kimi içinse hiçbir anlam ifade etmeyebilir. İnsan dünyaya geldiği andan itibaren bir yere aittir. Ait olduğu yerin olumlu ve olumsuz koşulları karakterini etkiler. Aile kaderdir. Bütün bunların ışığında esas olarak aile denince akla gelen, duygulardan bağımsız yukarıda verilen örneklerde olduğu gibi nesnel tanımlardır.