
2.9. Atalar Kültü
Ölmüş atalarına kurban sunma inancı Türk dini tarihinin en önemli unsurlarından biridir. Atalar kültü, natürizm gibi, çoğu dinde görülen, çoğu toplumda görülen bir vakıadır. Atalar kültünü, ölen ataların ve özellikle babaların ruhlarının ardında bıraktığı insanlara iyilik veya kötülük yapacağı düşüncesi oluşturmaktadır. Her atanın ruhu değil sadece belli bir seviyeye ulaşmış, saygı gören ataların ruhları kült olur. Ölüler kültü ile atalar kültünü bu bakımda ayırmamız gerekir. Asya Hunları, her yıl mayıs ayında düzenli olarak atalarına kurban sunar. Tabgaçlar atalarının mezarlarını ziyaret eder ve onlara kurban sunar. Çin’de M.Ö 1050-249 yılları arasında hüküm süren Chou’larda da hükümdarın avladığı geyikler ataların ruhlarına sunulurdu. Göktürkler ve Uygurlar da Hunlar gibi mayıs ayında mukaddes dağ üzerinde toplanır, Tanrı’ya ve atalarına kurbanlar sunardı. Bu çoğu Türk toplumunda yaşanan bir külttür. Ataların önemi büyüktür hatta atalar ile beraber gömdükleri kıymetli eşyalar bir süre sonra hırsızlar tarafından çalınmaya başlanınca bunu savaş sebebi olarak görmüşlerdir. Avrupa Hun’un da 477 yılında Attila’nın İkinci Balkan seferinin Hun hükümdar ailesi mezarlarının Margos piskoposu tarafından mezarı açılıp mezarın içindeki değerli eşyaların soyulması nedeniyle savaş yaşanmıştır. Bunların nedeni ölen ataların ruhunu öbür dünyada rahatsız etmemekti. Altaylıların töz, Yakutların tangara dediği ata tasvirleri yapılmaktaydı. Keçeden, kayın ağacı kabuğundan, hayvan derilerinden yapılıyordu. Duvarlara asılır veya torbalarda saklanırdı. Ayrı bir özen gösterilirdi. Yolculuk veya ava giderken üzerine saçı saçılır, ağız kısmına da yağ sürülürdü. Bu olayın put olduğu söylense de put değil atalarının tasviri olduğu anlaşılmıştır. (Günay, Güngör,2019: 71-76) Ataları öldükten sonra geleceğine inanmaları, onları rahatsız etmemek istemeleri bir nevi öbür dünya inancı olmaktadır. Atalara önem vermektedirler. Tasvirlerini yapmaları asla bir putlaştırma değildir. Onları bir hatıra gibi saklıyorlar. Zaten töz kelimesinin anlamı da hatıraya çıkmaktadır. Geleneksel Türk dininde hayvanlara ayrı bir önem verilirdi. Zamanla bu önem kendisini takvime yansıttı. Yıldızlarla ilgili tasavvurlara bağlı olarak bir takvim oluşturuldu. 12 hayvanlı Türk Takvimi, sıçan (fare), ud (inek), pars, tavuşgan (tavşan), it (köpek) ve tonguz (domuz)’dur. Gumilev, Türklerde atalar kültünün en büyük delilinin Bozkurt’a olan saygı olduğunu söylemektedir.(Güngör,2020: 26-28)