
3.3. Dünyanın Sonu
Eski Türkler kıyamet düşüncesine kozmogoniden daha az yoğunlaşmışlardır. O kadar az ki neredeyse bu düşünceyle ilgili bir şey yok. Kitabelerde her ne kadar göğün ve yerin yıkılıp göçmesi gibi ifadeler geçse de bunlar bir hadise yaratmamıştır. Budizm, Hristiyanlık ve İslamiyet’in gelişiyle Türklerde kıyamet anlayışı anca şekillenmiştir. Altaylılar kıyamet gününe kalgançı çak adını vermiştir. O gün yaklaşırken kötülüklerin yayılacağı ve insanların azalacağı düşüncesinin yanı sıra Erlik’in yüzeye çıkışının gerçekleşeceği ve Ülgen’in unutulacağı, iyi tanrılar ve kötü tanrıların savaşacağı ve en sonunda Ülgen’in tek başına kalıp Haşr’ı başlatacağı düşünülmektedir. . (Günay, Güngör,2019: 83) Ülgen ve Erlik tekrar burada karşı karşıya gelmiştir. Rus araştırmacılar bu inanış biçiminin senkretizm olduğunu söylemektedir. Aslında Erlik Han’ın yer altında olması yer altını kötü bir görünüme sokmaktır. Yer altında bir hapishanesinin olduğuna inanıyordur. Cehennem düşüncesine her halükarda yaklaşmıştır.